Anaerkil kabilelerden oluşuyor ve hiyerarşik bir düzende yaşıyorlar. Daha büyük yırtıcıların avlarından geriye kalanlarla beslenen leş yiyiciler olarak anılan benekli sırtlanların sahip oldukları bu kötü ünün ardında aslında sevecen bir canlı var.Kovalamaca kilometreler boyunca sürüyor. Ceylanın gücü tükense de benekli sırtlanlar yorulmuyor. Yırtıcılar son bir hamleyle bitkin düşen avın üstüne atlıyor, onu yere yıkıyor ve bağırsaklarını deşiyor. Ardından, Doğu Afrika steplerinde bir kükreme duyuluyor. Bir erkek aslan avın başına geçerken, sırtlanlar yemeği yarım bırakıyor. İşleri bozulan, karınları aç avcılar gizlice yakınlarda dolanıyor.Sırtlanlar, daha büyük bir yırtıcıdan arta kalanlarla beslenen hırsız ve leş yiyiciler olduklarına dair hak etmedikleri bir üne sahip. Michigan Eyalet Üniversitesi’nden Kay Holekamp, “Oysa sırtlanların avladığı hayvanları aslanların çalması çok daha sık yaşanan bir durum,” diyor. “Biyologlar bunu onyıllardır biliyor” diye devam ediyor üzüntüyle. Ama sırtlanlar hâlâ pek çok insan için bu türle ilgili tek bilgi kaynağı olarak değerlendirilen Aslan Kral (The Lion King) filminde “ağızlarından salyalar akan, sevimsiz, aptal hırsızlar” olarak gösteriliyor.İnsanlar onları görünce neden yüzlerini buruşturur? Yama yama kürkleri ve tuhaf orantılarıyla, hayvan güzelliğine dair sığ anlayışımıza ters geliyor olabilirler. Ağabeyi Manoj ile anayurtları Kenya’da ve Tanzanya’da sırtlanları fotoğraflayan Anup Shah, “Görünüş takıntımız, beden ve beyinlerinin ekosisteme ne kadar başarıyla uyum sağladıklarını göz ardı ediyor” diyor. Afrikalılar arasında sırtlanlar hem mizah, hem de dehşet konusu –ilki, dişilerin cinsel organlarının açıklanamaz bir biçimde erkeklerinkini andırması nedeniyle sırtlanların çift eşeyli oldukları söylencesine yol açmış olması, ikincisi ise ölümle olan bağlarından kaynaklanıyor. Masai halkı, sırtlanlar tarafından imha edilmeleri için cesetleri açık alanlara bırakıyor. Aslında sırtlanlar hemen her şeyi yedikleri için çok değerliler. Araştırmacı Marion East, “Ekosistemin sağlığı açısından büyük önem taşıyorlar,” diyor. “Leş yiyerek büyük miktarda ölü maddeyi silip süpürüyorlar. Avcı olarak da büyük sürülerin kalıtsal sağlığını korumaya yardımcı oluyorlar.”